Son Dakika: İklim Zirveleri Dosyası: Geçmişten COP31 Türkiye H - İklim ve Çevre Haberi | Nirvana Haber
Piyasa verileri yükleniyor...

İklim Zirveleri Dosyası: Geçmişten COP31 Türkiye Hedefine

Yayımlanma Tarihi: 29 Kasım 2025 02:10 | Son Güncelleme Tarihi : 05 Aralık 2025 22:06

İklim zirveleri tarihi, Paris Anlaşması, COP29 Bakü ve COP30 Brezilya kararları ile COP31 Türkiye adaylığı. İşte geçmişten geleceğe iklim dosyası.

HABERİN DEVAMI

1972'de İsveç'te atılan ilk imzanın üzerinden yarım asır geçti. Kyoto'nun hayal kırıklıkları, Paris'in umutları derken dünya şimdi Bakü, Brezilya ve Türkiye hattındaki yeni bir 'karar üçlemesine' giriyor. Geçmişin dersleri ve geleceğin kritik virajlarıyla; işte uluslararası iklim zirveleri dosyası.

Sanayi Devrimi'nin bacalarından yükselen duman, 20. yüzyılın sonlarında gezegenin atmosferini geri dönülemez şekilde değiştirdi. Bilim insanlarının çığlığı, siyasetçilerin masasına ilk kez 1970'lerde ulaştı. O günden bugüne, diplomatik koridorlarda sayısız 'son şans' zirvesi düzenlendi. Peki, dünya bu süreçte nereden nereye geldi? İşte iklim diplomasisinin dünü, bugünü ve 2026 Türkiye vizyonuna uzanan yolculuğu.

BÖLÜM 1: UYANIŞ VE İLK ADIMLAR (1972-2000)

1972 Stockholm: 'Tek Bir Dünya'

Her şey İsveç'in başkenti Stockholm'de başladı. BM İnsan ve Çevre Konferansı, çevre sorunlarının küresel bir tehdit olduğunu ilk kez tescilledi. Bu konferans, bugün çevre politikalarının yürütücüsü olan BM Çevre Programı'nın (UNEP) kurulmasını sağladı. Henüz 'iklim krizi' kavramı literatürde yoktu, ancak 'çevre kirliliği' masadaydı.

1992 Rio Zirvesi: Anayasa Yazılıyor

Brezilya'daki Yeryüzü Zirvesi, iklim mücadelesinin miladıdır. Bugün COP (Taraflar Konferansı) zirvelerinin dayanağı olan BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (UNFCCC) burada imzaya açıldı. Hedef basitti: Atmosferdeki sera gazı birikimini tehlikeli düzeyin altında tutmak.

1997 Kyoto Protokolü: İlk Bağlayıcılık ve İlk Hüsran

Japonya'da imzalanan Kyoto Protokolü, gelişmiş ülkelere emisyon azaltım zorunluluğu getiren ilk belgeydi. Ancak ABD'nin imzalamaması ve Çin'in 'gelişmekte olan ülke' sayılarak muaf tutulması, protokolü topal bıraktı. Kyoto, iyi niyetli ama yetersiz bir adım olarak tarihe geçti.

BÖLÜM 2: PARİS DÖNEMECİ VE 1.5 DERECE (2015)

Yıllar süren başarısız zirvelerin (özellikle 2009 Kopenhag fiyaskosunun) ardından, 2015 yılında Fransa'da tarihi bir uzlaşı sağlandı. Paris İklim Anlaşması (COP21), neredeyse tüm dünya ülkelerini kapsayan ilk anlaşma oldu.

Hedef: Küresel sıcaklık artışını sanayi öncesine göre 1.5 derecede sınırlandırmak.

Yöntem: Ülkelerin kendi belirledikleri 'Ulusal Katkı Beyanları' (NDC). Yani yukarıdan bir dayatma değil, aşağıdan yukarıya bir taahhüt sistemi benimsendi.

BÖLÜM 3: GELECEĞİN YOL HARİTASI (2024-2026)

Geçmişin muhasebesi yapıldı, ancak asıl sınav şimdi başlıyor. Dünya, 'taahhüt' dönemini kapatıp, zorlu 'uygulama ve finansman' dönemine giriyor. Önümüzde birbirine zincirleme bağlı üç kritik zirve var:

COP29 Bakü: 'Finansman Kimden Çıkacak?' (2024)

Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de düzenlenen zirve, literatüre 'Finansman COP'u' olarak geçti. Paris Anlaşması hedeflerine ulaşmak için gelişmekte olan ülkelerin ihtiyaç duyduğu trilyonlarca doların kaynağı burada tartışıldı.

Odak: Petrol ve gaz zengini bir ülkenin ev sahipliği yapması eleştirilse de, Bakü zirvesi 'Kuzey-Güney' hattındaki finansal güven bunalımını aşmayı hedefledi.

COP30 Brezilya: Amazonlar'da Tarihi Yüzleşme (2025)

2025 yılında dünya, 'Gezegenin Akciğerleri'ne, Brezilya'nın Belém kentine gidecek. Paris Anlaşması'nın 10. yıl dönümüne denk gelen bu zirve, sembolik açıdan hayati önem taşıyor.

Beklenti: Ülkeler, 2035 yılına kadar geçerli olacak yeni ve çok daha iddialı emisyon azaltım hedeflerini (NDC) burada sunmak zorunda. COP30, dünyanın 1.5 derece hedefinde kalıp kalamayacağının matematiksel kanıtı olacak.

COP31 ve Türkiye Vizyonu: Kritik Eşik 2026

İklim diplomasisinde gözlerin çevrildiği nihai nokta ise 2026. Türkiye, Avustralya ile birlikte COP31'e ev sahipliği yapmak için en güçlü aday konumunda. Bu sadece bir organizasyon değil, Türkiye'nin '2053 Net Sıfır Emisyon' hedefi için stratejik bir kaldıraç.

Neden COP31 Türkiye İçin Önemli?

Bölgesel Liderlik: İklim krizinden en sert etkilenen Akdeniz Havzası'nda yer alan Türkiye, çözümün de merkezi olmayı hedefliyor.

Sıfır Atık Markası: Türkiye'nin BM nezdinde yürüttüğü 'Sıfır Atık' projesi, adaylık sürecindeki en güçlü diplomatik kozu.

Köprü Rolü: Gelişmiş batı ekonomileri ile gelişmekte olan doğu/güney ülkeleri arasında, iklim adaleti konusunda bir diyalog köprüsü kurma misyonu üstleniliyor.

SÖZ BİTTİ, SIRA EYLEMDE

1972 Stockholm'den 2026'daki olası Türkiye zirvesine uzanan 54 yıllık süreç, insanlığın bir sorunu 'kabul etme' hızının, sorunun 'büyüme' hızından yavaş olduğunu gösteriyor. Bakü'de parayı bulmak, Brezilya'da ormanları korumak ve Türkiye'de (COP31) dirençli şehirler inşa etmek, artık bir tercih değil, zorunluluk.

Yorumlar

Yorum yapmak için giriş yapmalısınız

Henüz hiç yorum yapılmamış

İlk yorumu siz yapın ve tartışmayı başlatın!

DAHA FAZLA HABER
Reklam

Süper Lig Puan Durumu

1
Galatasaray
14 maç · 10G 3B 1M
33
2
Fenerbahçe
14 maç · 9G 5B 0M
32
3
Trabzonspor
14 maç · 9G 4B 1M
31
4
Göztepe
14 maç · 7G 5B 2M
26
5
Samsunspor
14 maç · 6G 7B 1M
25

Bizi Takip Edin

NirvanaHaber, size daha iyi bir deneyim sunmak için çerezleri kullanır. Çerez Politikamızı okuyarak daha fazla bilgi edinebilirsiniz.