Son Dakika: Michel Foucault Kimdir? Felsefesi ve Temel Eserler - Bilim ve Teknoloji Haberi | Nirvana Haber
Piyasa verileri yükleniyor...

Michel Foucault Kimdir? Felsefesi ve Temel Eserleri

Yayımlanma Tarihi: 21 Kasım 2025 08:26 | Son Güncelleme Tarihi : 05 Aralık 2025 06:39

Michel Foucault'nun hayatı, iktidar analizi ve eserleri. Deliliğin Tarihi, Hapishanenin Doğuşu ve Biyopolitika kavramlarının mimarı hakkında kapsamlı bir bakış.

HABERİN DEVAMI

20. yüzyılın en etkili düşünürlerinden biri olan Michel Foucault, delilik, hapishane, cinsellik ve iktidar kavramlarını yeniden tanımlayarak modern felsefenin seyrini değiştirdi. İşte 'bilginin arkeolojisini' yapan Fransız filozofun yaşamı ve düşünce dünyası.

Modern zamanların en kışkırtıcı ve üretken zihinlerinden biri kabul edilen Michel Foucault (1926-1984), sadece bir filozof değil, aynı zamanda bir tarihçi, sosyolog ve psikolog olarak entelektüel dünyada derin izler bıraktı. Fikirleri, bugün hala sosyal bilimlerden mimariye, siyasetten edebiyata kadar geniş bir yelpazede tartışılmaya devam ediyor. İktidarın sadece tepeden inme bir baskı aracı olmadığını, gündelik hayatın her zerresine sızdığını savunan Foucault, toplumsal kurumların (hastane, okul, hapishane) birey üzerindeki denetim mekanizmalarını ifşa etmesiyle tanınır.

Sorunlu Bir Çocukluktan Akademik Zirveye

15 Ekim 1926'da Fransa'nın Poitiers kentinde doğan Foucault, cerrah bir babanın oğluydu. Babasının onun da bir doktor olması yönündeki baskısı ve okul yıllarında yaşadığı uyum sorunları, gençliğinde derin depresyonlar ve intihar girişimleri yaşamasına neden oldu. Bu süreç, onun psikoloji ve psikiyatriye olan ilgisini tetikledi.

Paris'te, Fransa'nın en prestijli okullarından École Normale Supérieure'de eğitim gördü. Burada Louis Althusser gibi dönemin dev isimlerinden dersler aldı. Kariyerinin ilerleyen yıllarında Collège de France'da 'Düşünce Sistemleri Tarihi' kürsüsüne seçilerek akademik kariyerinin zirvesine ulaştı.

Deliliğin Tarihi ve Büyük Kapatılma

Foucault'nun ilk büyük çıkışı, doktora tezi olan 'Deliliğin Tarihi' (1961) ile oldu. Bu eserinde, deliliğin tıbbi bir gerçeklikten ziyade, toplumsal bir kurgu olduğunu savundu. Orta Çağ'da toplumla iç içe yaşayan 'delilerin', Aydınlanma Çağı ile birlikte nasıl tecrit edildiğini ve 'akıl hastası' etiketiyle kapatıldığını inceledi. Ona göre modernite, büyük kapatılma dönemiyle birlikte, 'makul olmayan' her şeyi duvarların ardına iterek kendi 'akılcılığını' inşa etmişti.

Gözetim Toplumu ve Panoptikon

Foucault'nun en çok ses getiren bir diğer çalışması ise 'Hapishanenin Doğuşu' (1975) oldu. Burada modern ceza sisteminin, bedene fiziksel acı vermekten ziyade 'ruhu disipline etmeye' odaklandığını anlattı. Jeremy Bentham'ın tasarladığı Panoptikon (merkezi gözetleme kulesi) metaforunu kullanarak, modern toplumun bir 'gözetim toplumu'na dönüştüğünü ileri sürdü. Foucault'ya göre okul, kışla, hastane ve fabrika gibi kurumlar, tıpkı hapishaneler gibi bireyleri sürekli izleyerek, ölçerek ve sınıflandırarak 'uysal bedenler' yaratmayı hedefler.

İktidar ve Bilgi İlişkisi

Foucault felsefesinin kalbinde iktidar/bilgi ilişkisi yatar. Ona göre bilgi, iktidardan bağımsız, tarafsız bir olgu değildir. Bilgi iktidarı üretir, iktidar da bilgiyi şekillendirir. İktidarın sadece devletin elinde olmadığını, toplumun en ince damarlarına kadar yayıldığını savunur. 1976'da yayımlamaya başladığı 'Cinselliğin Tarihi' serisinde ise iktidarın, nüfusları ve bedenleri yönetme biçimi olan biyopolitika kavramını geliştirdi.

Hayatının son yıllarında cinsellik, etik ve özneleşme süreçlerine odaklanan Foucault, 25 Haziran 1984'te, o dönemde henüz yeni tanınmaya başlayan AIDS hastalığına bağlı komplikasyonlar nedeniyle Paris'te hayatını kaybetti.

Yorumlar

Yorum yapmak için giriş yapmalısınız

Henüz hiç yorum yapılmamış

İlk yorumu siz yapın ve tartışmayı başlatın!

DAHA FAZLA HABER
NirvanaHaber, size daha iyi bir deneyim sunmak için çerezleri kullanır. Çerez Politikamızı okuyarak daha fazla bilgi edinebilirsiniz.