Manavgat Belediyesi'nin Rüşvet Davasında Çarpıcı İddialar

Antalya'nın Manavgat ilçesinde belediye içinde 'çıkar amaçlı suç örgütü' kurulduğu iddiasıyla açılan davada, tutuklu sanıklar Hüseyin Keçer, Osman Zafer Keçer ve Bulem Şahbaz adli kontrolle tahliye edildi. Belediye başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Niyazi Nefi Kara'nın da aralarında bulunduğu 41 sanığın yargılandığı dava, çarpıcı tanık ifadeleri ve milyonlarca liralık rüşvet iddialarıyla gündemdeki yerini koruyor.

41 Sanıklı Manavgat Belediyesi Rüşvet Davasının Dördüncü Günü

Antalya Manavgat 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmanın dördüncü gününde, tutuklu sanıklar, müştekiler ve avukatlar salonda hazır bulundu. Dava, özellikle otel ruhsatı, imar izinleri ve belediye işlemlerinin hızlandırılması karşılığında rüşvet alındığı iddiaları üzerine yoğunlaşıyor.

Eski Belediye Başkanı Niyazi Nefi Kara ve eski başkan yardımcısı Mehmet Engin Tüter, iddianamede 'örgüt yöneticisi' ve 'rüşvet almak' suçlamalarıyla öne çıkıyor.

Turizmci Zafer Süral, yeni otel projesi için yaptığı başvurunun sonuçlanmaması üzerine belediye içinden çeşitli isimlere yönlendirildiğini anlatarak çok sayıda dikkat çekici iddiada bulundu:

Kendisine belediyeye bağlı Kanal V'nin borçlarının ödenmesi gerektiğinin söylendiğini ve kanala 6 milyon 600 bin lira ödeme yaptığını iddia etti.

Süral, aynı süreçte 'CHP Genel Merkezi için 200 bin avro istendiğini', parasını bankadan çekip verdiğini ve bu görüşmeyi ses kaydıyla belgelediğini söyledi.

Belediye başkan yardımcısı ve diğer isimler tarafından farklı işlerin belirlenen firmalara verilmesi yönünde baskı kurulduğunu öne sürdü.

Otel barına kesilen cezanın, para isteklerine boyun eğmediği için bir gözdağı olduğunu savundu.

'Bu örgütün mağduruyum. Manavgat'ta bu haraç düzeninin sona ermesini istiyorum.' sözleri duruşmada dikkat çekti.

Süral, otel inşaatını kendisinden alıp başka bir firmaya yönlendirdiklerini ve bu işten yaklaşık 70 milyon lira ciro elde edildiğini belirtti.
Bazı ödemelerin belediye başkanının villasının yapımına aktarıldığına dair iddialar da mahkeme tutanaklarına yansıdı.

Süral ayrıca:

Hüseyin Cem Gül'ün, bazı otelcilere yapılanlardan örnekler anlatarak kendisini korkuttuğunu,

Başkan Niyazi Nefi Kara'nın oğlunun aracına takip cihazı takıldığını söylediğini,

Belediyenin yapı kontrol müdürünün ceza kesip kaldırmak için farklı talimatlar aldığını iddia etti.

Diğer müşteki İbrahim Mutlu, belediye içerisinde kimseyle doğrudan görüşmediğini, ancak encümende bekleyen arazi dosyası için Demir Demir ile görüştüğünü söyledi.
Mutlu, kendisinden 100 bin dolar istendiğini, pazarlık sonucu 1 milyon 250 bin lira ödeyerek parayı tutuklu sanık Mehmet Okan Kaya'ya teslim ettiğini ifade etti.

Tutuklu sanık ve eski belediye başkanı Niyazi Nefi Kara, tüm iddiaları reddederken şu ifadeleri kullandı:

• 'Paradan nefret ederim, para pul derdimiz yok.'
• 'Kimse çıkıp 'Nefi Kara benden para istedi' diyemedi.'
• 'Görev sürem boyunca hiçbir otelin çöpü alınmadı denemez, hepsine hizmet verdik.'
• 'Kaçmayız, kaçacak yerimiz yok.'

Baklava kutusunda rüşvet aldığı iddia edilen eski başkan yardımcısı Mehmet Engin Tüter ise sağlık sorunlarını dile getirerek tahliye talebinde bulundu.
Tüter, kendisine kumpas kurulduğunu, örgüt iddiasının gerçek dışı olduğunu savundu.

Mahkemenin Kararı

Mahkeme heyeti:

Hüseyin Keçer, Osman Zafer Keçer ve Bulem Şahbaz'ın adli kontrolle tahliyesine,

Diğer tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.

Soruşturmanın Arka Planı: Depoda Gizlenen Altınlar ve Yüklü Döviz

Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma kapsamında yapılan aramalarda:

Bir depoda 3 kilogram külçe altın,

500 bin avro,

153 bin 160 dolar ele geçirilmişti. Bu bulgular, dosyanın kapsamının genişlemesine ve 41 sanık hakkında detaylı bir iddianame hazırlanmasına neden olmuştu.

İddianame: Rüşvet Ağının Belediyede Organize Şekilde Yürütüldüğü İddia Ediliyor

İddianameye göre Manavgat Belediyesi içinde:

Çıkar amaçlı suç örgütü kurulduğu,

Bu yapının başında Niyazi Nefi Kara'nın bulunduğu,

Olası rüşvet gelirlerinin paravan şirketler üzerinden aklandığı,

Bazı işlemlerin hızlandırılması veya usulsüzlüklerin görmezden gelinmesi karşılığında menfaat sağlandığı iddia ediliyor.

Kara hakkında 31 yıldan 69 yıla kadar hapis cezası istenirken, diğer sanıklar için de farklı suçlamalardan cezalar talep ediliyor.