Pakistan'dan Gazze İkilemi: ISF'ye Katılım İç Siyasette Riskli

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) Uluslararası İstikrar Gücü'nün (ISF) kurulmasına yönelik kararının ardından, dünyanın en büyük ordularından birine sahip olan Pakistan, kritik bir diplomatik yol ayrımına geldi. İslamabad, ABD ve Körfez müttefiklerinin beklentileri ile ülke içindeki İsrail karşıtı kamuoyunun hassasiyetlerini dengelemeye çalışıyor.

BM Güvenlik Konseyi'nin kabul ettiği ABD tarafından kaleme alınan karara Pakistan lehine oy kullansa da, ülkenin BM Daimi Temsilcisi Asım İftikhar Ahmed, Filistin devleti için güvenilir bir yolun kararda açıkça belirtilmediği eleştirisinde bulundu. Ancak Pakistan, daha önce ABD Başkanı Donald Trump'ın 20 maddelik Gazze ateşkes planını onaylamıştı ve bölgenin en büyük ordusuna sahip olması nedeniyle ISF'de kilit bir rol oynaması bekleniyor.

ISF'ye Katılımın Jeopolitik ve Ekonomik Boyutu

Analistler, Pakistan'ın ekonomik ve mali sorunlar nedeniyle ABD ve Körfez müttefiklerinin desteğini kazanmak için askeri bir karşılık vermek zorunda olduğunu belirtiyor. Son dönemde Pakistan'ın üst düzey liderleri, Ürdün ve Mısır gibi önemli Ortadoğu ortaklarıyla yoğun bir diplomasi yürüttü. Eylül ayında Suudi Arabistan ile Stratejik Karşılıklı Savunma Anlaşması (SMDA) imzalanması, Pakistan birliklerinin ISF'ye katılması durumunda muhtemelen her iki ülkeyi de temsil edeceği anlamına geliyor.

Savunma Bakanı Khawaja Asif, kamuoyuna yaptığı açıklamalarda, Pakistan'ın bu güce katılmasının 'gurur verici' olacağını söylese de, hükümetin nihai kararı almadan önce parlamento ve diğer kurumlarla istişare etme gerekliliğinin altını çizdi.

Siyasi Risk ve İsrail ile Koordinasyon Sorunu

Eski Dışişleri Bakanı Salman Beşir, Hamas'ın silahsızlandırılması talebi nedeniyle ISF misyonunun 'zor bir görev' olduğunu kabul ediyor.

Emekli generaller ise İsrail ile doğrudan temas kurma zorunluluğu konusunda fikir ayrılığı yaşıyor. Bazı uzmanlar, Pakistan'ın veya katılımcı herhangi bir ülkenin İsrail ile koordinasyondan kaçınmasının mümkün olmadığını savunurken; diğerleri, ISF'nin muhtemelen bir koalisyon olacağını ve İsrail ile ilişkileri olan başka bir ortağın tüm koordinasyonu üstleneceğini, böylece Pakistan birliklerinin doğrudan temastan kaçınabileceğini öne sürüyor. Ancak herhangi bir operasyonel bağın 'kamuoyunun güvenini zedeleyeceği' konusunda ciddi uyarılar bulunuyor.

Hukuki ve Operasyonel Belirsizlikler

Uzmanlar, BM kararında ISF ve Gazze'nin yönetimine ilişkin ayrıntıların yer almamasının hala bir engel teşkil ettiğini belirtiyor. Karar, Hamas'ın reddettiği bir talep olan Gazze Şeridi'nin silahsızlandırılmasını talep ediyor. Pakistan'ın uzun yıllara dayanan BM barışı koruma deneyimi, operasyonel olarak iyi donanımlı olduğunu gösterse de, hükümetin kararı ulusal güvenlik konseyi ve parlamentoda tartışması bekleniyor.