Suriye'deki Ermenilerden Yeni Yönetime Tam Not: Gelecekten Umutluyuz

Suriye'de Baas rejiminin sona ermesinin ve yeni yönetimin göreve gelmesinin üzerinden bir yıl geçti. Ülkenin çok kültürlü yapısının önemli bir parçası olan Ermeni toplumu, yeni dönemde elde ettikleri hakları, güvenlik durumunu ve sosyal yaşamdaki değişimleri değerlendirdi.

Suriye'de 8 Aralık 2024 tarihinde yaşanan yönetim değişikliğinin ardından kurulan yeni hükümet, ülkenin demografik mozağini oluşturan azınlık gruplarına yönelik politikalarıyla dikkat çekiyor. Yüzyılı aşkın süredir özellikle Halep, Şam ve Lazkiye gibi kentlerde varlık gösteren Ermeni toplumu, 61 yıllık Baas rejiminin yıkılmasının ardından Ahmed Şara liderliğinde kurulan yönetimin icraatlarını umut verici buluyor. İç savaş sürecinde nüfusunun büyük bir bölümünü göçle kaybeden ancak ülkenin yeniden toparlanma sürecinde aktif rol oynamaya devam eden Ermeniler, yeni dönemde azınlık hakları ve ibadet özgürlüğünün güvence altına alınmasından memnuniyet duyuyor. İçişleri Bakanlığı'nın, Şiilerin ve Dürzilerin yanı sıra Ermeni mahalleleri ve kiliselerinde aldığı ekstra güvenlik önlemleri, toplumsal huzurun sağlanmasında kritik bir rol oynuyor.

'Kimseyi Etnik Kökenine Göre Ayırmıyoruz'

Halep'te yaşayan ve kentin yeniden inşa sürecine tanıklık eden Vasken Sarkisyan, halkın genel psikolojisinin oldukça pozitif olduğunu vurguladı. Çevresinde güzel gelişmeler gördüğünü belirten Sarkisyan, 'Hepimiz çok mutluyuz. İnşallah bu istikrar ortamı böyle devam eder,' ifadelerini kullandı. Bölgedeki toplumsal uyum konusuna dikkat çeken Sarkisyan, ayrımcılığın sona erdiğini belirterek, 'Burada kimseyi Arap, Türk, Suriyeli veya Ermeni diye ayırmıyoruz. Hepimiz vatanımız Suriye için çalışacağız,' dedi.

Türkiye ile Suriye arasındaki ilişkilere de değinen Sarkisyan, iki ülke arasındaki bağların güçlendiğine işaret etti. Türkiye'yi 'kardeş ülke' olarak nitelendiren Sarkisyan, Suriye'nin bu yeni süreçte Türkiye'nin desteğini hissettiğini, ayrıca Amerika, Avrupa ve Arap devletleriyle olan diplomatik ilişkilerin de gelişme yolunda olduğunu sözlerine ekledi.

İbadet Özgürlüğü ve Güvenlik Endişeleri Sona Erdi

Yeni yönetimle birlikte günlük yaşamın normale döndüğünü ifade eden bölge sakinlerinden Tavi Tovanesyan ve Nazariyet Astarcıyan, dini ritüellerini yerine getirme konusunda hiçbir engelle karşılaşmadıklarını belirttiler. İbadet özgürlüğü konusunda geçmişteki tedirginliklerin ortadan kalktığını vurgulayan Astarcıyan, 'Kimse bize zarar vermiyor, ibadetlerimizi rahatlıkla yapıyoruz,' diyerek güvenlik güçlerinin sağladığı korumadan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Kiliselerin ve cemaatin güvenli bir şekilde faaliyetlerini sürdürmesi, azınlıkların ülkeye olan aidiyet duygusunu pekiştiren en önemli unsurlardan biri olarak öne çıkıyor.

Ekonomik Toparlanma ve Geri Dönüş Çağrısı

Rejimin değişmesiyle birlikte sadece güvenlik değil, kamu hizmetlerinde de gözle görülür bir iyileşme yaşanıyor. Halep sakinlerinden Ebu Agop, özellikle elektrik hizmeti ve yakıt temini gibi temel ihtiyaçlarda yaşanan krizlerin aşıldığını, iş imkanlarının ise giderek arttığını belirtti. Şehirdeki araç sayısının artması ve ticari hayatın canlanması, ekonomik toparlanmanın sinyallerini veriyor.

Suriye'ye yönelik uluslararası yaptırımların kaldırılması beklentisini dile getiren Ermeni vatandaşlar, ekonomik kalkınmanın hızlanması için bunun şart olduğunu düşünüyor. Yurt dışında yaşayan Suriyelilere de seslenen Nazariyet Astarcıyan, ülkenin toparlanmak için insan kaynağına ihtiyacı olduğunu hatırlatarak, 'Her geçen gün daha iyiye gidiyoruz. Ülkemizin yeniden inşası için geri dönün,' çağrısında bulundu.