Son Dakika: 'Eksi İki' - Spor Haberi | Nirvana Haber
Piyasa verileri yükleniyor...

'Eksi İki'

Yayımlanma Tarihi: 08 Aralık 2025 08:45 | Son Güncelleme Tarihi : 08 Aralık 2025 11:45 Spor 24 görüntülenme
'Eksi İki'
Spot

Tam 18 yıl. Bir bebek doğup reşit olana kadar geçen koskoca bir zaman dilimi... LeBron James'in çift haneli sayı serisi bitti. Ama asıl mesele serinin bitmesi değil; modern sporun 'ben' diyen şımarıklığına inat, LeBron'un egosu yerine takımı seçip o pası vermesidir. İstatistikler yalan söylemez ama bazen gerçeği ıskalar; Rakamlar biter, geriye omurga kalır!

Geçtiğimiz hafta bir devir sessizce kapandı. Büyük patlamalarla, havai fişeklerle değil; sadece topun çemberden geçmediği o eksik iki sayıyla.

LeBron James, tam 18 yıldır, dile kolay 1.297 maçtır sürdürdüğü 'çift haneli sayı üretme' serisini Toronto'da bıraktı... 2007'nin o soğuk Ocak ayından beri, dünya değişti, hükümetler devrildi, teknoloji hayatımızı baştan yarattı ama bir şey hep sabit kaldı; LeBron sahaya çıkarsa, en az 10 sayı atardı. Bu, basketbolun yerçekimi kanunu gibiydi.

Ta ki geçtiğimiz haftaya kadar.

Maçın son anlarında, skor 120-120. Top LeBron'un elinde. Önünde iki yol vardı; Ya zorlama bir şutla kendi rekorunu, o 'kutsal' istatistiğini koruyacak ya da köşede boş bekleyen takım arkadaşı Rui Hachimura'ya pas verip maçı kazandıracaktı...

O, pas vermeyi seçti. Hachimura üçlüğü attı, Lakers kazandı. Ama LeBron 8 sayıda kaldı.

Bu an, modern spor dünyasının bize dayattığı o 'süper kahraman' anlatısına indirilmiş en zarif, ama bir o kadar da hüzünlü darbe aslında. Bazen sporcuların da etten kemikten olduğunu; insan olduğunu unutuyoruz... Onları istatistik kağıtlarındaki veriler olarak görmeye o kadar alıştık ki, onların yaşlandığını, yorulduğunu, bazen 'ben' demek yerine 'biz' demeyi seçerken neleri feda ettiklerini göremiyoruz.

Bu devrin kapanış hikayesinde eleştirilmesi gereken LeBron'un 8 sayıda kalması değil; bizim bu sayıların kölesi olmamız diye düşünmeden edemiyorum. O; 18 yıllık seri biterken, aslında bize aynada kendi yaşlılığımızı, geçen zamanın durdurulamazlığını gösterdi. LeBron James, o pası verirken yalnızca takımına maç kazandırmadı; aynı zamanda egonun o devasa putunu kendi elleriyle yıktı. 'Kral' lakaplı bir adamın, rekorunu kaybetme pahasına 'doğru oyunu' oynaması, bugünün bireysel başarıya tapan dünyasına verilmiş en büyük derstir.

Ama itiraf edelim, içimiz burkuldu; en azından ben böyle hissediyorum. Çünkü bu serinin bitmesi, bizim çocukluğumuzun, gençliğimizin de bir parçasının bitmesi demekti. 2007'de o seri başladığında çoğumuzun elinde akıllı telefon bile yoktu. Şimdi ise o seri bitti ve biz, zamanın o soğuk nefesini ensemizde hissettik, yeniden!

LeBron James 18 yıllık kalesini yıktı, evet. Ama o kalenin enkazı üzerinden, belki de kariyerinin en olgun, en 'insan' zaferini kazandı. Bazen kazanmak için, kendi efsaneni bile öldürmen gerekir.

Zaman kimseye torpil geçmiyor; Krallara bile.



Yorumlar

Yorum yapmak için giriş yapmalısınız

Henüz hiç yorum yapılmamış

İlk yorumu siz yapın ve tartışmayı başlatın!

Reklam

Süper Lig Puan Durumu

1
Galatasaray
15 maç · 11G 3B 1M
36
2
Trabzonspor
15 maç · 10G 4B 1M
34
3
Fenerbahçe
15 maç · 9G 6B 0M
33
4
Göztepe
15 maç · 7G 5B 3M
26
5
Samsunspor
15 maç · 6G 7B 2M
25

Bizi Takip Edin

NirvanaHaber, size daha iyi bir deneyim sunmak için çerezleri kullanır. Çerez Politikamızı okuyarak daha fazla bilgi edinebilirsiniz.